Depresyon  kişinin günlük hayatını etkileyen,  hayatla ilgili planlarını yok olmasını sağlayan bir psikolojik rahatsızlıktır. Günlük hayatımızda çok  kullandığımız bu kavram aslında kişilerin hiçbir şeyden tat alamamasını ve  kendisini kötü hissetmesini sağlayan bir süreçtir.   
 
Uykusuzluk problemi, kişinin kendi içerisinde yaşam enerjisinin bitmesi, yeni insanlarla tanışma isteğinin azalması, iş ve kariyer gibi konularda da bir şey yapmak istememesi kişinin depresyona girdiğini belirten sebepler olabilir. 
  
Duygu durumundaki değişiklik ve dengesizlik ve kişiyi etkileyen bir sebeptir. Durduk yere, hiçbir sebep yokken ağlama veya gülme kişinin psikolojik bir sorun yaşadığına işarettir.  Depresyonun başlarında insan kendini düzeltebilecek seviyede olabilir. Eğer depresyon düzeyi arttıysa ,kişi bunu kendi kendine düzeltmeyebilir. Bu durumda bir psikologdan yardım almakta fayda olacaktır. 
 
Kişiyi etkileyen önemli sebeplerden bir diğer ise, yataktan çıkma isteğinin olmamasıdır. Dün yapılan aktivitelerin bugün de aynı şekilde yapılması kişinin kendi içerisinde karmaşık bir yapı yaratmasına sebep olmaktadır. Monotonlaşan ev hayatı veya işten eve, evden işe giden bir kişinin yaşamı, depresyona girmek için sebep olabilir. Hayatına yenilik girmeyen her insanın depresyona girme ihtimalinin olduğu söylenebilir. 
 
Kişinin ev halinde veya normal yaşamında hareket hızı azaldıysa, sürekli yavaş hareket etmek istiyorsa, uykusunda düzensizlik söz konusuysa bu durumlar da belirti olabilir. 
 
KİMLERDE OLABİLİR? 
 
Uzun süredir işi olmayan, çalışmayan kişilerde bu oran daha yüksektir. İnsan evde kaldıkça hiç dışarı çıkmayı istemez bir hale gelmektedir. Uzun süredir işi olmayan kişi, geç uyuyup geç uyanmaya başladıysa, hayattan zevk almadığını hissediyor ve evden çıkma hevesinin yok olduğunu fark ediyorsa, depresyon belirtileri gösteriyor olabilir 
 
Kendini sürekli üzgün hisseden, günlük yaptığı her aktiviteyi zorunlu yapıyormuş hissine kapılan kişi enerjisini yok ettiğini fark etmeye başlarsa, bu farkındalık depresyondan çıkmasını sağlayabilir.  
 
Kadınlarda görülme oranı erkeklerin görülme oranından 2 kat daha fazla olsa da, işi olmayan erkeklerde veya az kazançlı kişilerde bu oran değişmektedir. Kadınların oranının bu kadar yüksek olmasının sebebi de doktorlara göre, genellikle ev hanımı olduklarından dolayı sosyalleşmeyi unuttuklarını ve kendilerine zaman ayırmayı ikinci plana attıklarını görmekteyiz bu örnekler depresyona girmek için sebep olabilir.  
 
TEDAVİSİ NEDİR? 
 
Bir doktora danıştığınızda doktorunuz hem ilaç hem de psikoterapi seansları uygulayacaktır. Siz de eğer bu süreci kendi içinizde atlatmak isterseniz bu süreç kısalacak ve kısa sürede iyileşme göstereceksiniz fakat siz psikoloğa gitmeyi istemiyor ve kendi kendinize bir şeyler denemek istiyorsanız, yine doktorların verdiği birkaç tavsiye söz konusudur. 
 
Bunlardan biri, spor yapmaya çalışmaktır. İnsanın enerjisi yok gibi hissetmesi, o enerjinin gerçekten olmadığını göstermez. Bu yüzden ne olursa olsun her gün 20 dakika bile olsa spor yapmaya özen göstermek, hayata karşı bir hedef oluşturmanızı sağlayabilir. 
 
İkincisi ise, yürüyüşe çıkmak. Yataktan çıkmak istemeyen biri nasıl yürüyüşe çıksın? Sorusunu pek çok insan sormaktadır fakat eğer bir şekilde yataktan çıkmayı başarıp, herhangi bir aktivite yaparsanız ve bu aktiviteyi rutinleştirirseniz daha kolay bir şekilde depresyondan çıkabilirsiniz. 
 
İlişki içerisinde veya aile evinizde sizi rahatsız eden bir durum varsa ve siz bu konuyu konuşamıyorsanız, iç çatışmanızı var edersiniz ve bu çatışma sizin kendinize yaptığınız en büyük zarar olur. Bu yüzden kiminle ne sorununuz olduğunu düşünüyorsanız gidip konuşmak, gerekirse ilişkiyi kesmek önemli bir adım olacaktır. 
 
Hiçbir şeyin sizden daha değerli olduğunu unutmamalısınız. Herhangi bir ilişki sizin depresyona girmenizi sağlıyorsa, o ilişkinin gözden geçirilmesi gerektiğini unutmamalısınız. 
 
Bir diğer nokta da şu söylenebilir, eğer saydığımız bu üç maddeyi de yaptıktan sonra hala kendinizi kötü hissediyorsanız, hayatınızda hiçbir değişiklik olmadığını düşünüyorsanız size en uygun çözüm yolu psikoloğa gitmektedir.